Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen ve 2025 yılında başlayacak olan “Tarihöncesi Çağlarda Bitlis İli: Obsidyen Ocakları, Yol Güzergahları ve Konaklama Yerlerinin Belirlenmesi” başlıklı yüzey araştırması, üç yıl sürecek.
Bitlis Eren Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Yunus Çiftçi başkanlığında, Bitlis Eren Üniversitesi ve çeşitli üniversitelerden alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla yürütülecek olan projenin,, Bitlis ili sınırları içerisinde tarihöncesi dönemlere ait insan izlerini araştırmak, elde edilen bulguları bilim dünyasına kazandırmak ve bölgenin erken dönemlerini aydınlatmayı amaçladığı belirtildi.
Projenin ana çalışma alanını, zengin obsidyen yataklarına sahip Nemrut ve Süphan dağları oluşturuyor. Bununla birlikte Bitlis ili genelindeki ilçeler ve köyler de araştırma kapsamına dâhil edilecek. Araştırma, bu alanlarda tarihöncesi çağlara ait obsidyen ocaklarını, antik yol güzergâhlarını ve geçici konaklama yerlerini belgelemeyi hedefliyor.
Obsidyen, tarihöncesi çağlarda insanların günlük yaşamlarında çakmaktaşı ile birlikte büyük öneme sahip bir malzeme olarak biliniyor. Özellikle kesici ve delici aletlerin –bıçak, mızrak ucu, ok ucu, iğne, süs eşyaları gibi– yapımında kullanılan bu volkanik cam, yerleşik hayata geçilmeden önceki dönemlerde insanlar için değerli bir hammadde kaynağıydı.
Yaklaşık 15 bin yıl öncesine tarihlenen Paleolitik Çağ’ın sonlarında, Bitlis çevresindeki obsidyen kaynaklarının, eski dünyanın farklı noktalarında ilgi çektiği ve bu nedenle insanların bu bölgeye yöneldiği biliniyor.
Yapılan çalışmalar, Nemrut ve Süphan dağlarından çıkarılan obsidyenlerin binlerce kilometre ötede, özellikle Levant Bölgesi'nde (günümüzdeki Ürdün, Filistin ve Lübnan) kullanıldığını ortaya koyuyor. Ayrıca Mezopotamya ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki önemli yerleşim alanlarında –Göbeklitepe, Boncuklu Tarla, Körtik Höyük gibi– Bitlis kaynaklı obsidyen bulgularına rastlanmış olması, bu bölgenin tarihöncesi ticaret ağındaki yerini gözler önüne seriyor.
Rektör Prof. Dr. Necmettin Elmastaş: “Bitlis’i tarih sahnesine yeniden taşıyacak bir bilimsel sefer başlatıyoruz.”
Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, projeye ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu proje yalnızca Bitlis’in değil, insanlık tarihinin en erken dönemlerine dair pek çok bilinmeyeni açığa çıkaracaktır. Üniversitemiz, bilimsel sorumlulukla bu çalışmaya ev sahipliği yapmaktan onur duyuyor. Bitlis’i, dünya arkeoloji sahnesinde çok daha görünür kılacak bu bilimsel seferberlik, gelecek nesiller için de çok değerli bir miras oluşturacaktır,” ifadelerini kullandı.
Rektör Elmastaş ayrıca, çalışmanın yalnızca bilimsel bir araştırma değil, aynı zamanda kültürel bir kazanç olduğunu belirterek, “Nemrut ve Süphan gibi volkanik dağlar, sadece doğal güzellikleriyle değil, binlerce yıllık tarihsel önemleriyle de gündeme gelmelidir. Bu projeyle Bitlis’in geçmişi, insanlık tarihinin geleceği adına yeniden okunacaktır,” dedi.
En az üç yıl sürmesi planlanan proje, Bitlis’in tarihsel katmanlarını ortaya çıkararak hem yerel hem de uluslararası akademik çalışmalara yeni kapılar aralayacak. Elde edilecek verilerin, bölgedeki arkeolojik kazılar için temel teşkil etmesi bekleniyor.